Harb mı Silm mi?
Kainatı ve alemleri yaratan yüce Allah dinimizin adını barış-sulh anlamına gelen İslam koymuştur. İslam’ın kelime kökeni ise Silm-Eslem, Selam’dan geliyor.
Rahman, barış demiş ama insan savaşıyor…
Yazılı tarihten bilindiği kadar dünyadaki savaşlar, ilk din savaşları olarak karşımıza çıkıyor. Bir süre sonra din savaşlarının yerini toprak savaşları aldı. Egemenlik kavgasıyla verilen savaşlarda, ülkeler topraklarını genişletme çabasındaydı.
Uzun yıllar böyle geçti.
Dünyada sadece 500 yıllık bir barış dönemi olmuş, diğer dönemler ne yazık ki savaşla geçmiş.
Yeryüzünde barış içinde yaşmak varken neden savaşlar tercih ediliyor. Çünkü emperyalist ülkeler, Müslümanları katletme ve sömürge anlayışından vazgeçmiyor.
Din ve toprak savaşlarının yerini gelişen teknoloji ile birlikte petrol savaşları aldı. Bu bağlamda özellikle batılı ülkelerin Ortadoğu’daki savaş ve sömürü politikaları bir türlü bitmek bilmedi ve halen de devam ediyor. Amerika ve İngiltere başta olmak üzere Avrupa’da da Fransa gibi bazı ülkeler sömürgeci oldu.
Avrupa’da, 100 yıl savaşları ile 1. ve 2. dünya savaşlarından sonra savaş kalmadı.
Ortadoğu’nun yanı sıra Afrika ülkeleri de sömürge savaşlarından kurtulamadı. Ortadoğu’da petrol, Afrika’da elmas gibi yeraltı ve yerüstü kaynaklar, ilk savaş nedenleri olarak karşımıza çıkıyor. Afrika’da elmas çıkıyor ama insanlar bir damla su bulamıyor.
Şimdi de enerji savaşları var.
Özellikle Müslüman bölgelerindeki enerji kaynakları hedef alınıyor haliyle zalimler, zulmünü Müslümanların üzerine akıtmaktan geri durmuyor.
Son dönem savaşları ve iç savaşlar hep Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde gerçekleşiyor. Dünyanın diğer ülkeleri refah içinde yaşıyor. NATO’yu tehdit olarak gören Rusya’nın Ukrayna ile olan savaşı hariç.
2040 ve sonrası için dünyada su savaşları başlayacak. Su fakiri ülkelerin sayısı artıyor ve sömürgeci ülkeler, bu kez de su savaşları başlatacak. Türkiye de hedef ülkeler arasında.
Şimdilerdeyse İsrail-Filistin ve İsrail-İran savaşı gündemde. Kendileri soykırıma uğramış Yahudiler, soykırım yapıyor. İsrail’in savaş anlayışında yukarıda saydığımız tüm nedenler var. İsrail Müslümanları katletmek adına hem din savaşı veriyor, hem toprak egemenliğini genişletmeye çalışıyor hem de tüm enerji kaynaklarından faydalanmak istiyor. ABD’den aldığı destekle siyonizm yolunda ilerliyor. Kimse de durduramıyor.
Savaşlar insanlığı kasıp kavuruyor. Oysa bu dünya hepimize eter. Kudreti ilahi yeryüzünü her anlamda hepimize yetecek kadar büyük yaratmıştır ama insan evladı küçük…
Kuran-ı Kerim’de geçen bazı savaş ayetleri.
Bakara Suresi 190. Ayet
“Sizinle savaşanlarla Allah yolunda siz de savaşın. Fakat Allah’ın koyduğu kuralları çiğneyerek haddi aşmayın. Çünkü Allah, haddi aşanları sevmez.”
Bakara Suresi 192. Ayet
“Eğer onlar savaştan vazgeçerlerse şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
Bakara Suresi 193. Ayet
“Zulüm ve baskı tamâmen ortadan kalkıncaya ve hâkimiyet sadece Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer haksızlıklara son verirlerse, artık zâlimlerden başkasına düşmanlık yoktur.”
Bakara Suresi 194. Ayet
“Harâm aylarda size saldıranlara siz de karşılık verin. Çünkü dokunulmazlıklar karşılıklıdır. Şu halde size kim saldırırsa, siz de ona aynı şekilde cevap verin. Allah’a karşı gelmekten sakının ve bilin ki Allah takvâ sahipleriyle beraberdir.”
İnsan medeni olamadı gitti…
Sonuna kadar savaşa karşıyım ancak ayetler ortada, “Sizinle savaşanlarla Allah yolunda siz de savaşın.”
Peki zalimlere karşı ne yapılmalı? Yapılacaklar belli Müslüman dünyası birleşmeli ve savaşa savaşla karşılık vermeli ancak o zaman zalim İsrail ve destekçileri durur aksi takdirde soykırım devam eder ve istedikleri gibi bir dünya dizayn etmek için bizleri öldürmeyi sürdürürler…
Tekrar başa dönelim.
Harb mı Silm mi? Silm elbette yani barış… (Anlayana tabii ki..!)
Savaş değil barış kazandırır…
Dünya Savaşı Değil Dünya Barışı…
Barış Hükümlerin Efendisi Olsun…