DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varlı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) Ticaret Bakanlığı bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada, Van’daki ekonomik tabloya dikkat çekerek, “Van’da borç altında ezilen esnaf, kepenk indiren lokantacı, evine ekmek götüremeyen işçiler var” dedi.
“HALKIN GERÇEK TABLOSUNU RAKAMLAR DEĞİL, KAYNAYAN TENCERE GÖSTERİYOR”
Varlı, konuşmasına Van halkının yaşadığı ekonomik sıkıntılara değinerek başladı. Bütçe görüşmelerine Van’daki esnaf, sivil toplum kuruluşları (STK) ve vatandaşlarla bir araya geldikten sonra hazırlandığını belirten Varlı, “Biz buraya gelmeden önce Van'ın esnaflarıyla, STK’leriyle, halkıyla bir araya geldikten sonra buraya geliyoruz. Rakamlarla değil aslında bugün halkın aktardıklarıyla bunları anlatacağım” dedi.
Artan rakamlar ve büyüme oranlarının halkın cebine yansımadığını vurgulayan Varlı, “Bakanlıkların verileri, artan rakamlar ve büyüme yoksulun evine, cebine yansımıyor. Yaşamdaki gerçek tablo aktarılan verilerle değil, halkın evinde kaynayan tenceresindedir. Halk ‘Perişanız, battık, yeter artık’ diyor. Bu sözleri söyleyenlerin sayısı her gün artıyor” ifadelerini kullandı.
“BÖLGELER ARASI EŞİTSİZLİK DERİNLEŞİYOR”
DEM Parti Van Milletvekili Varlı, hükümetin ekonomi politikalarını eleştirerek bölgeler arası eşitsizliğin her geçen gün daha da derinleştiğini belirtti. Varlı, “Size göre hiçbir yerde sıkıntı yok, ihracat harika, işsizlik bitiyor, her şey kontrol altında ama gelin görün ki gerçek böyle değil. Bölgeler arası eşitsizliğin derinleştiği, yoksulluğun gittikçe arttığını TÜİK verileri de açıklıyor” diye konuştu.
Türkiye’nin kara sınırları açısından avantajlı bir ülke olduğunu dile getiren Varlı, “Türkiye’de halklar yüzyıllardır sınırların öte yakasında sadece ticaret değil, aynı zamanda akrabalık ve kültürel bağlarını da sürdürüyor” dedi.
“SINIR KAPILARI EKONOMİK DEĞİL, SİYASİ NEDENLERLE AÇILIP KAPANIYOR”
Varlı, sınır illerinde yaşanan ekonomik sıkıntıların temelinde uygulanan yanlış politikaların yattığını savundu. “Uygulanan yanlış ve keyfî politikalar nedeniyle bugün çoğu sınır ili ülkenin en yoksul kentleri arasındadır” diyen Varlı, “Bölgeye ekonomik canlılık kazandıran sınır kapıları ekonomik gerekçelerle değil, siyasi tercihlere göre açılıp kapanıyor. Buna karşılık bölgenin ticaretini canlandıracak hiçbir önlem alınmıyor çünkü sınır hattında Kürt illeri çoğunlukta. Dolayısıyla bu illeri geri bırakma politikaları uygulanmaktadır” ifadelerini kullandı.
“VAN BU POLİTİKALARIN EN AÇIK ÖRNEĞİDİR”
Van’ın bu geri bırakma politikalarının en net şekilde hissedildiği şehirlerden biri olduğunu vurgulayan Varlı, “Bakın, Van kenti bu politikaların en açık örneklerinden biridir. Van’da borç altında ezilen esnaf, kepenk indiren lokantacı, evine ekmek götüremeyen işçiler var. Van’a bakın, Van esnafının ve Van halkının yaşadığı sorunları görün” dedi.
Varlı, kentte yıllardır tamamlanamayan yatırımları da gündeme taşıdı: “Van’da aylardır havaalanı kapalı, yıllardır bitmeyen çevre yolu hâlâ bitmedi. Açık olan sınır kapısında halk ‘Zulüm var’ diyerek yaşanan yetersizlikleri dile getiriyor. Şimdi Van nasıl gelişsin, ticari faaliyetler nasıl sürsün?”
“KAPIKÖY, VAN’IN UMUDU AMA NEFESSİZ BIRAKILIYOR”
Van’ın İran’la yaklaşık 300 kilometrelik bir sınır hattına sahip olduğunu hatırlatan Varlı, sınır ticaretinde yaşanan aksaklıklara dikkat çekti.
“Van, İran'la yaklaşık 300 kilometrelik bir sınır hattına sahiptir. Bu hattaki dört ilçeden yalnızca Saray’daki Kapıköy Sınır Kapısı aktiftir. Yılda yüzbinlerce İranlı turist Van’a geliyor. Şimdi bir ticaret potansiyeli var ancak bu potansiyel merkeziyetçi yönetim anlayışı nedeniyle değerlendirilmiyor” ifadelerini kullandı.
Kapıköy’de yaşanan sorunların bölge ekonomisini doğrudan etkilediğini vurgulayan Varlı, “Kapıköy Sınır Kapısı'nda yaşanan uzun bekleme süreleri, yetersiz altyapı, keyfî uygulamalar ve bürokratik engellemeler hem ticareti hem de turizmi baltalıyor. Bu kapı, Van'ın İran'la kültürel ve ticari ilişkilerinin ana damarlarından biridir ancak uygulanan kısıtlamalar Van esnafını âdeta nefessiz bırakıyor” dedi.
“KAPI KAPALIYSA TİCARETİN DE UMUDUN DA KAPISI KAPALIDIR”
Varlı, Vanlı esnafın sesine kulak verilmesi gerektiğini belirterek, “Vanlı esnaf ne diyor Sayın Bakan? ‘Kapı kapalıysa ticaretin ve umudun da kapısı kapalıdır’ diyor” ifadelerini kullandı.
Van Lokantacılar ve Fırıncılar Odası’nın verilerine göre 13 meslek grubunu kapsayan 100 esnafın son bir ayda kepenk kapattığını aktaran Varlı, “Bu kapanan dükkânlar yalnızca işletme değil, birer hayat hikâyesidir, geçim umududur, halkın emeği ve alın teridir” dedi.
“KAPIKÖY’DEKİ ALTYAPI SORUNLARI ESNAFI MAĞDUR EDİYOR”
Kapıköy Sınır Kapısı’nda yaşanan fiziki ve idari eksikliklere de değinen Varlı, “Kapıköy Sınır Kapısı'ndaki lavabo sorununun devam etmesi, bekleme alanının olmaması, taşımacılara ceza kesilmesi, sınır kapısından sonra tekrar kontrollerin yapılması ve üç girişinden yalnızca birinin kullanılması Van ticaretini engelliyor” diye konuştu. Varlı, bu durumun 21’inci yüzyılın ticaret politikasıyla bağdaşmadığını belirterek, “İşte bu tablo, 21’inci yüzyılın ticaret politikasının gerçek resmidir” dedi.
“HAYVANCILIK SINIR DUVARLARIYLA YOK EDİLİYOR”
Varlı, Kapıköy’de yürütülen sınır duvarı çalışmalarının hayvancılığı da olumsuz etkilediğini belirtti. “Kapıköy'de yürütülen sınır duvarı çalışmaları nedeniyle hayvancılık yok edilmektedir” diyen Varlı, bölgede üretim ve istihdama yönelik yatırımların yetersiz kaldığını vurguladı. “Van'daki yatırımlar sanayiye, tarıma, istihdama değil vitrine yapılmaktadır. Kaynaklar üretime değil, talana ve ranta gitmektedir” ifadelerini kullandı.
“VAN’DA ESNAF BORÇ İÇİNDE, ÜRETİCİ İFLASIN EŞİĞİNDE”
Varlı, konuşmasını hükümete çağrıda bulunarak tamamladı. “Bu tablo gerçekten izaha muhtaçtır çünkü kaynaklar üretime değil talana ve ranta gitmektedir. Soruyorum: Van'da neden esnaf borç içinde, üretici iflasın eşiğinde? Gençler neden işsiz?” diyen Varlı, hükümetin bölgesel kalkınma politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini ifade etti.