Van Öğretmen Akademileri, eğitim faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyor. Yönetici Akademisinde düzenlenen son etkinlikte, Dr. Öğr. Üyesi Ayşegül Atalay tarafından "Belirsizliği Yönetmek ve İş birliği" konulu bir seminer verildi.

Seminer, sohbet havasında gerçekleştirilerek katılımcıların aktif katılımı sağlandı. Dr. Atalay, belirsizlik dönemlerinde etkili yönetim stratejileri ve işbirliğinin önemi üzerinde durdu. Katılımcılar, seminer boyunca belirsizliği yönetmenin yöntemleri ve işbirliğini güçlendirmenin yolları hakkında detaylı bilgi edindiler. Etkinlik, anı fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi. Katılımcılar, seminerin verimli geçtiğini belirterek, Dr. Ayşegül Atalay'a teşekkürlerini ilettiler. Van Öğretmen Akademileri, benzer etkinliklerle eğitimcilere destek olmaya devam edecek.

Belirsizlik Yönetimi: Riskleri Tanımak ve Doğru Araçları Kullanmak

Belirsizlik, genellikle şikayet edilen bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, yaşamda belirsizliğin kaçınılmaz olduğunu kavrayıp, onu bir stres kaynağı olarak görmek yerine iyi irdeleyerek yönetmek mümkündür.

Belirsizliği kaynak nedenleriyle değil, yönetimsel açıdan farklılıkları ile irdelediğimizde karşımıza dört farklı kategori çıkıyor:

Belirgin Değişkenlik

Öngörülebilir Belirsizlik

Öngörülemeyen Belirsizlik

Kaos

Gerek proje yönetiminde, gerekse kurumsal stratejilerin belirlenmesinde bu farklı risk kategorileri için farklı araçlar kullanılmalıdır. Elinde sadece çekiç olan bir marangozun tüm problemleri çakılması gereken çivi olarak görmesi yanılgısına düşmemek için, yöneticilerin de kullandıkları araçları zenginleştirmeleri gerekiyor. Doğru kararlar alabilmek için dünyanın sadece şu anda nasıl olduğunu değil, gelecekte nasıl olacağını da hesaba katmalıyız. Bu nedenle belirsizliği iyi anlamak, doğru kararları verebilmenin temelini oluşturur.

1. Belirgin Değişkenlik

En iyi bilinen ve analiz edilen belirsizlik türü, birçok küçük sebepten kaynaklanan değişkenliktir. Genellikle bu tip belirsizliğin istatistiksel dağılımı bilinir. Duyarlılık analizleri kullanılarak, değişkenliğin olası etkileri ve sınırları belirlenir. Yönetimsel açıdan belli kritik noktalarda acil durumlarda kullanılmak üzere ekstra kaynakları kullanıma hazır bulundurmak en yaygın olarak kullanılan yoldur. Örneğin, yarı mamul stokları bulundurmak, değişkenliğin üretim sürecini etkilememesi için kullanılan bir yöntemdir. İstatistiki kontrol metodları kullanılarak bu tip değişkenliğin kök nedenleri bulunup ortadan kaldırılmasıyla, acil durum için hazırda bulundurulan ekstra kaynak ihtiyacı azalır ve verimlilik artar.

2. Öngörülebilir Belirsizlik

Bu tür belirsizlik, gelecekte hangi durumların gerçekleşebileceği hakkında iyi öngörülerin olduğu, ancak bu durumlardan hangisinin gerçekleşeceğinin bilinmediği durumlardır. Öngörülen belirsizlik, yöneticilerin karar ağaçları kullanarak farklı sonuçlar karşısında nasıl bir yol izleyeceklerini belirlemeleri, hatta bu durumların gerçekleşme ihtimallerini etkileyecek tedbirler almalarını gerektirir. Yedek planların yapılması öngörülen belirsizlikle mücadele edilmesini kolaylaştırır. Bu tip belirsizlikle karşılaşan yöneticiler, işbirliği ortaklarıyla hangi durumda davranışlarını ortaklaşa nasıl değiştirecekleri konusunda ön hazırlık yaparlarsa, uygulamada hız kazanılmış olur.

3. Öngörülemeyen Belirsizlik

Bu tür belirsizlik, değişik boyutlarda birçok farklı sonucun ortaya çıkabileceği durumlardır. Öngörülemeyen belirsizlik durumunda muhtemel sonuçlar sayılamayacak kadar çok olabildiği için problem karar ağaçları ile çözülemez. Bu durumda potansiyel tüm sonuçlar için çözüm üretmek yerine “tipik” sonuçlar için senaryo analizleri kullanılması en yararlı seçenektir. Senaryo yaratıcılığı teşvik eder. Senaryo analizi aynı zamanda benimsenen stratejilerin değişik gelecek senaryoları karşısındaki esneklikleri ve dayanıklılıklarının da test edilmesini sağlar. Böylelikle stratejilerin kırılma noktaları ile ilgili göstergelerin belirlenmesi ve takip edilmeleri kolaylaşır. Ayrıca belirlenen stratejilerle ilgili risklerin azaltılması için kaynak planlamasına da olanak tanınır. Senaryo analizi, alternatif planların da esas plana yakın düzeyde hazırlanmasına yardımcı olur. Böylelikle, kurumun değişen şartlar karşısında adaptasyon hızı artar. Geleceğin belirsizliğine karşı hazırlık için değişen şartlar karşısında atılacak adımların belirlenmesi, stratejik düşüncenin zenginliğini artırır. Senaryo analizi, kurumsal öğrenme sürecini de hızlandırır. Farklı gelecek senaryolarında kurumun kuvvetli ve zayıf yönlerinin ve karşılaşacağı fırsat ve tehditlerin belirlenmesi, bazı deneyimlerin yaşayarak öğrenme maliyetine katlanmadan kazanılmasına yarar.

4. Kaos

Son belirsizlik türü olan kaos, genellikle geçici bir süre için geçerli olur. Risklerin en yüksek olduğu bu belirsizlik türünde, özellikle yeterli kaynağa sahip oyuncular yaptıkları seçimlerle geleceği şekillendirebilirler. Daha küçük yatırımlar yapmayı seçen oyuncular ise kaos durumunda büyük oynamak yerine oyunda kalmak için gerekli minimum yatırımlarla gelecek için seçeneklerini açık tutarlar.

Özetle, belirsizliği yönetebilmek onu tanıyabilmeyi ve doğru araçları kullanabilmeyi öğrenmeyi gerektirir. Her belirsizlik türü için uygun stratejiler geliştirilerek, belirsizliğin getirdiği riskler minimize edilebilir ve kurumsal hedeflere ulaşmada daha sağlam adımlar atılabilir.

Muhabir: Abdulselam Kurt