Tarihi doku yok oldu, kültürel hafıza silindi: 8 bin 800 evden sadece 2’si kaldı.

Van’ın yüzyıllar boyunca biriktirdiği tarihi ve kültürel miras, ilgisizlik, bilinçsizlik ve betonlaşma karşısında yok oluyor. Van’ın kadim tarihini temsil eden “Eski Van Evleri”, bir dönem 8 bin 800’ü bulan sayılarından bugün yalnızca iki örneğiyle ayakta kalabildi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Mimarlık Fakültesi Başkanı Prof. Dr. Şahabettin Öztürk, “Van artık hafızasını kaybetmiş bir kenttir” diyerek durumun vehametini gözler önüne serdi.

TARİHİ DOKUYA BETON DAMGASI

Van Kalesi’nin güneyinde yer alan ve 1900’lü yılların başına kadar Urartular’dan Osmanlı’ya, Türklerden Kürtlere ve Ermenilere kadar birçok farklı kültürün izlerini taşıyan Eski Van Şehri, bugün yerle bir olmuş durumda. Bağları, bahçeleri, camileri, kiliseleri ve özellikle kerpiç mimarisiyle ünlü geleneksel Van evleri, 2011 Van Depremi’nin ardından hız kazanan plansız kentsel dönüşüm ile adeta yok edildi. Yerlerine ise 3 ila 8 kat arasında değişen betonarme yapılar yükseldi.

60 EV ENVANTERE GİRDİ, SADECE İKİSİ AYAKTA KALDI

Prof. Dr. Şahabettin Öztürk’ün 1993-2010 yılları arasında yürüttüğü detaylı envanter çalışmasında 60’a yakın geleneksel Van evi kayıt altına alındı. Hazırlanan röleve ve restorasyon projeleri iki ciltlik bir kitapla belgelenmesine rağmen, bugün sadece iki ev ayakta kalabildi. Bu evlerden biri, Çarlık Sokak’ta, diğeri ise Van Kalesi’nin kuzeybatısında, Öztürk’ün bizzat işçiliğini yaptığı geleneksel bir Van evi olarak dikkat çekiyor. Diğer yapılar ise tamamen yıkılmış durumda.

"NE DEVLET NE HALK SAHİP ÇIKTI"

Öztürk’e göre bu dramatik yıkımın ardında kurumsal ilgisizlik ve toplumsal bilinç eksikliği var. Koruma amaçlı imar planlarının yapılmaması, yapıların tescil edilmemesi ve restorasyon çalışmalarının hayata geçirilememesi, bu yıkımı kaçınılmaz hale getirdi. “Ne Kültür ve Turizm Bakanlığı, ne belediyeler, ne de halk üzerine düşen görevi yerine getirdi” diyen Öztürk, yerinde tarih koruma değil, rantsal dönüşüm uygulandığını vurguladı.

EVLİYA ÇELEBİ’NİN TASVİR ETTİĞİ ŞEHİR YOK OLDU

17.yüzyılda Van’ı ziyaret eden Evliya Çelebi’nin 8 bin 800 evden oluşan bir şehir olarak tanımladığı Eski Van, artık sadece arşivlerde ve anılarda yaşıyor. Özellikle 1915 yılında yaşanan Ermeni isyanı ve Rus işgali sırasında yakılıp yıkılan şehir, sonrasında gelen göç dalgaları, sosyokültürel değişimler ve ilgisizlikle geri dönülmez bir şekilde yok oldu.

DEMOGRAFİK DEĞİŞİM KÜLTÜREL EROZYONU DERİNLEŞTİRDİ

Yalnızca yapıların değil, kültürel mirasın taşıyıcısı olan halkın da değiştiğini ifade eden Öztürk, 1980 sonrası artan göçler sonucunda yerli Van halkının büyük oranda Batı illerine göç ettiğini, yerlerine ise kırsaldan gelen ve bu mirasa sahip çıkamayan bir nüfusun yerleştiğini belirtti. Bu durum, sadece evlerin değil; kehrizler, çeşmeler, hanlar ve hamamlar gibi pek çok tarihi yapının da kaybıyla sonuçlandı.

GELECEK İÇİN UMUT BELGELERDE YAŞIYOR

Fiziksel anlamda yapılabileceklerin artık sınırlı olduğuna dikkat çeken Öztürk, yine de umudun tamamen yitirilmemesi gerektiğini vurguladı. 1993-2010 arasında hazırlanan kapsamlı belgelerle bu mimari hafızanın en azından akademik ve kültürel düzeyde yaşatılabileceğine inandığını söyledi. Bu belgelerle oluşturulacak paneller, sergiler ve eğitim projeleri sayesinde geçmişle gelecek arasında bir köprü kurulabilir.

ŞU AN SADECE TAHİR PAŞA KONAĞI ONARILIYOR

Ayakta kalan nadir yapılardan biri olan Tahir Paşa Konağı, şu an restorasyon sürecinde. Öztürk, bu konağın dahi Van’ın geçmişini hatırlatması açısından hayati önemde olduğunu belirtti. Ancak bunun tek başına yeterli olmadığını, bütüncül bir koruma anlayışının şart olduğunu sözlerine ekledi.

KALECİK’TE YAŞATILAN BİR UMUT

Tüm bu karanlık tabloya karşın bir umut ışığı da var. Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe öncülüğünde Kalecik Mahallesi’nde tarihi Van evlerinin mimarisine sadık kalınarak kurulan yeni yerleşim, kültürel hafızanın yaşatılması açısından önemli bir adım olarak görülüyor. Şehir merkezine yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta, bin 830 metre yükseklikteki seyir terasında kurulan bu yapılar, hem turistik hem de kültürel bir işlev görüyor.

KENT HAFIZASINA SAHİP ÇIKMA ZAMANI

Van’ın tarihi dokusunun son izleri de yok olmadan, yöneticilerden sivil toplum kuruluşlarına, akademisyenlerden halka kadar herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Aksi halde Van, bir zamanlar Anadolu’nun en zengin kültür mozaiği olan bir şehirken, sadece beton bloklardan ibaret bir yerleşim yerine dönüşecek.

Van’da tarihi camiye şortla girdiler!
Van’da tarihi camiye şortla girdiler!
İçeriği Görüntüle

Muhabir: ADİL HARMANCI