PKK’nın olası fesih kararının gündemde olduğu günlerde Diyarbakır’da 301 yapının katılımıyla kurulan Demokratik Birlik İnisiyatifi, kamuoyuna seslenen güçlü bir açıklamayla sahneye çıktı. DEM Parti Van Milletvekili Gülistan Kaçmaz Sayyiğit, “Adil ve eşitlikçi çözüm yerel demokrasiden geçer” dedi.
Türkiye siyasetinin gündemi, PKK’nın kongre sonrası açıklayacağı olası fesih kararıyla dalgalanırken, Diyarbakır’da tarihi bir buluşma gerçekleşti. DEM Parti ve DBP öncülüğünde bir araya gelen 301 kuruluş, sivil alanda ortak hareketin ilk adımını atarak Demokratik Birlik İnisiyatifini kurdu.
"Sivil toplum cephesinden bir çözüm iradesi yükseliyor"
Kuruluş deklarasyonu, DEM Parti Van Milletvekili Gülistan Kaçmaz Sayyiğit tarafından okundu. Sayyiğit, çok kimlikli ve çok kültürlü Kürdistan coğrafyasının tarihsel mirasına sahip çıkacaklarını belirterek, “Demokratik Birlik İnisiyatifi, halkların, inançların ve kültürlerin birliğini ve demokratik yaşamın inşasını hedefliyor” dedi.“Kürt meselesini bir özgürlük, demokrasi ve statü sorunu olarak görüyoruz. Çözüm, yasal ve anayasal düzenlemelerle, yerel demokrasinin güçlendirilmesinden geçiyor.” – Gülistan Kaçmaz Sayyiğit
Kapsayıcı mücadele çağrısı
İnisiyatif, sadece Kürt sorununa değil, çok sayıda toplumsal soruna karşı da pozisyon aldı. Açıklamada şu temel başlıklar öne çıktı:
Asimilasyona karşı dil ve kültür savunusu: Anadilinde eğitim hakkı, kültürel üretim özgürlüğü ve inançların serbestçe yaşanabilmesi için mücadele çağrısı yapıldı.
Kadınların ve gençlerin öncülüğünde dönüşüm: Kadına yönelik şiddete ve gençliğe dönük yozlaştırma politikalarına karşı kolektif mücadele hedefi açıklandı.
Ekoloji ve emek: Doğa tahribatına ve ekonomik sömürüye karşı duracaklarını belirten inisiyatif, ekolojik yaşamı ve emek örgütleriyle dayanışmayı esas alacağını duyurdu.
Engelli hakları: Engelli bireylerin yaşadığı sorunlara karşı ortak çözümler üretmek için örgütlü çalışmanın önemi vurgulandı.
"Birlik, barış, statü"
Kurulan inisiyatif, Orta Doğu’daki gelişmelere dikkat çekerek Kürt halkının ortak hareket kabiliyetini güçlendirmeyi, bireysel ve kolektif hakları evrensel insan hakları temelinde savunmayı hedefliyor.
Bu adım, uzun süredir bastırılan taleplerin ve ötelenen çözüm umutlarının sivil toplum eliyle yeniden gündeme taşınması anlamına geliyor.