Van’ın Gevaş ilçesindeki Selçuklu Mezarlığı’nda yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarında 700 yıllık 6 sanduka mezar ve bir şahide gün yüzüne çıkarıldı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ercan Çalış’ın bilimsel danışmanlığında ve Van Müzesi iş birliğinde yürütülen çalışmalarda, alanında uzman 20 kişilik bir ekip görev alıyor.
Türkiye’nin en büyük Türk-İslam mezarlıklarından biri olan ve 700 yıl önce yaptırılan Halime Hatun Kümbeti’nin de içinde bulunduğu bu alanda, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle üç yıl önce başlatılan kazı ve restorasyon çalışmaları devam ediyor. Bu yıl kazı alanında boyları 2,5 metreyi bulan, üzerlerinde geleneksel motifler ve yazıtlar bulunan 700’e yakın mezar taşının bulunduğu 50 dönümlük alanda önemli keşifler yapıldı.
Kazı çalışmalarını yerinde inceleyen Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, Gevaş’taki Selçuklu Mezarlığı’nın, Bitlis’in Ahlat ilçesindeki mezarlıklardan sonra Türkiye’nin en büyük ikinci Türk-İslam kabristanı olduğunu belirtti. Rektör Şevli, mezar taşlarının üzerindeki süslemelerin titizlikle restore edildiğini ve arkeolojik kazıların hızla sürdüğünü ifade etti. Şevli, “Uzman ekibimiz, toprak altındaki sanduka ve şahideleri titizlikle gün yüzüne çıkarıyor. Mezar taşları üzerindeki süslemeler dikkatle ortaya çıkarılıyor ve liken temizliği yapılıyor” dedi.
Son kazılarda ortaya çıkarılan mezar taşlarındaki yeni motiflere dikkat çeken Rektör Şevli, “Bir çocuk mezarının üzerindeki sandukada bir ok ve yay motifi bulundu. Bu motiflerin Türk-İslam mezarlıklarında ilk defa kullanıldığını tespit ettik. Selçuklu Mezarlığı'ndaki çalışmaları bir an önce tamamlayıp gelecek nesillere aktarmak istiyoruz. Bu alan, Halime Hatun Kümbeti ile birlikte adeta bir açık hava müzesi gibi. Çalışmaların başlamasından sonra Almanya ve Macaristan gibi Avrupa ülkelerinden turistlerin burayı ziyaret etmeye başlaması da bu çalışmaların ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” dedi.
Kazı çalışmalarına bilimsel katkılar sunan Doç. Dr. Ercan Çalış ise bu yılki kazılarda bir metrelik toprak tabakasının altından 6 sanduka ve bir şahidenin çıkarıldığını açıkladı. Doç. Dr. Çalış, “Kayıt altına alınmamış mezar taşlarını bulduğumuzda büyük bir heyecan duyuyoruz. Toprak altından çıkan taşların yapısında hiçbir tahribat olmadığını ve dönemin sanatını, kültürünü ve yaşam biçimini yansıttığını tespit ettik” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Çalış, mezar taşlarındaki motiflerin benzersiz olduğunu vurgulayarak, “Mesela, çevgan motifi ilk defa bir mezar taşında kullanılmış. Ayrıca kandil motifi ile salbekli şemse motifleri de yoğun olarak işlenmiş. Bu yıl ilk kez kullandığımız tazyikli yıkama makinesi sayesinde taşların üzerini kaplayan likenleri çok daha hızlı temizleyebiliyoruz. Normalde bir haftada tamamlanan liken temizliği, bu makine sayesinde yarım saatte tamamlanıyor” dedi.
Kazı ve restorasyon çalışmalarının hızla devam ettiği Selçuklu Mezarlığı, kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılması adına büyük bir önem taşıyor.