“MARKA ŞEHİR VAN” İÇİN HAREKETE GEÇİLMELİ!
VAHATUDER Başkanı Tunçdemir’den Çağrı: "Van Gölü Havzası Turizm Bölgesi İlan Edilmeli"
Tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleriyle Türkiye’nin en özgün şehirlerinden biri olan Van, turizmde beklenen atılımı henüz gerçekleştiremedi. Uluslararası tescilli 301 değeri bulunan Van'ın potansiyelinin tanıtım eksikliği nedeniyle yeterince değerlendirilemediğine dikkat çeken Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) ve Ayanis Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Tunçdemir, “Marka Şehir Van” kampanyası başlatılması çağrısında bulundu.
“VAN, TÜRKİYE’NİN DOĞUSUNDA PARLAYAN BİR TURİZM YILDIZI OLABİLİR”
Tunçdemir, Van’ın sahip olduğu değerlerin yalnızca yerel değil, uluslararası ölçekte tanıtılması gerektiğini belirtti.
“İlk adım olarak Van Gölü Havzası, turizm bölgesi ilan edilmelidir. Marka şehir olmayı başarabilirsek, Van’ı turizmde hak ettiği konuma taşıyabiliriz. Bu çerçevede tüm kurumları ve sivil toplum kuruluşlarını ortak akılla hareket etmeye davet ediyoruz.”
İRAN PAZARI YETERSİZ, YENİ PAZARLAR ŞART
Tunçdemir, Van turizminin yalnızca İranlı turistlere dayandığını, bunun sürdürülebilir olmadığını belirterek;
“Irak, Ermenistan ve Avrupa ülkeleri gibi yeni pazarlara açılmak zorundayız. Bu sayede hem turist sayısını artırabilir hem de krizlere karşı dayanıklı bir turizm altyapısı kurabiliriz.”
“DOĞUNUN İNCİSİ VAN KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR”
Van’ın sahip olduğu tarihî ve doğal güzelliklerin dünya çapında bir turizm destinasyonu haline gelebileceğini söyleyen Tunçdemir:
“Van Kalesi, Akdamar Kilisesi, Muradiye Şelalesi, Erçek Gölü, Van Kedisi, Van Otlu Peyniri ve benzersiz kahvaltı kültürüyle Van, adeta saklı bir cennet. Bu değerlerin doğru tanıtımla çok daha geniş kitlelere ulaşması mümkün.”
VAN BALIĞI İNCİ KEFALİ GÖÇÜ ULUSLARARASI FESTİVALE DÖNÜŞTÜRÜLMELİ
Van Gölü’nde yaşayan İnci Kefali’nin tersine göçüyle oluşan doğa olayının yeterince duyurulmadığını ifade eden Tunçdemir,
“Bu özel göç, uluslararası düzeyde festivale dönüştürülmeli. Van’a doğa belgeselcileri, biyologlar, gazeteciler davet edilmeli; tüm dünya bu doğa harikasını görmeli.”
ULAŞIM VE ALTYAPI GÜÇLENDİRİLMEDEN OLMAZ
Turizmin gelişebilmesi için ulaşım olanaklarının artırılması gerektiğini vurgulayan Tunçdemir,
“Van Ferit Melen Havalimanı'ndan yurt dışına doğrudan uçuşlar sağlanmalı. Van’ı çevre illere bağlayan yollar modernize edilmeli. Akdamar Adası, Muradiye Şelalesi gibi destinasyonlara ulaşım kolaylaştırılmalı.”
BUTİK OTELLER VE EKOTURİZM DESTEKLENMELİ
Konaklama çeşitliliğinin artırılmasının önemine değinen Tunçdemir,
“Van Gölü çevresi başta olmak üzere doğa ile iç içe kamp, karavan ve butik otel alternatifleri çoğaltılmalı. Sıcak su kaynakları sağlık turizmi için değerlendirilmelidir.”
TARİHÎ ALANLARA DİJİTAL REHBERLİK VE AYDINLATMA
Tunçdemir, Van’daki tarihî yapılar için teknoloji destekli tanıtım projelerine ihtiyaç olduğunu belirterek;
“Van Kalesi, Hoşap Kalesi ve Çavuştepe gibi ören yerlerine bilgi panoları, ışıklandırma ve yürüyüş yolları yapılmalı. Dijital haritalar ve mobil rehber uygulamalarıyla tarihî alanlara ilgiyi artırabiliriz.”
FESTİVAL VE FUARLARLA DÜNYAYA AÇILMALIYIZ
Van’ın gastronomi ve doğa sporları potansiyelinin fuarlarla tanıtılması gerektiğini kaydeden Tunçdemir,
“Van Gastronomi Festivali gibi organizasyonları uluslararası düzeye taşımalıyız. Yurtiçi ve yurtdışı fuarlarda Van standıyla görünür olmalıyız. Tatil köyü ve köy turizmi için de halkımız teşvik edilmeli.”
“VAN, TURİZMLE YÜKSELİR”
VAHATUDER Başkanı Tunçdemir, turizmle kalkınmanın mümkün olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Van Gölü’nden dünyaya açılan kapının bir turizm vizyonu taşıması gerekiyor. Sürdürülebilir bir kalkınma modeli için ulaşım, tanıtım, eğitim, konaklama ve etkinlik altyapısı güçlendirilmelidir. Bu hedefe doğru stratejiler ve ortak akılla ulaşabiliriz.”