Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde uluslararası standartlarda oluşturulan Böcek Araştırma Koleksiyonu, binlerce kelebek ve böcek türünü bilimsel yöntemlerle koruyarak Türkiye’nin en önemli fauna arşivlerinden biri hâline geldi.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü bünyesinde kurulan Böcek Araştırma Koleksiyonu, uluslararası müze standartlarında hazırlanan zengin faunasıyla binlerce kelebek ve farklı böcek türünün korunup kayıt altına alındığı bilimsel bir merkez olarak dikkat çekiyor.
Türkiye’de yaklaşık 27 yıldır böcek faunası üzerine araştırmalar yürüten Dr. Öğretim Üyesi Muhabbet Kemal Koçak ve entomoloji alanında uzmanlaşan Dr. Hanife Uçak, Van Gölü Havzası ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden toplanan örnekleri büyük bir titizlikle hazırlayarak bilimsel arşive kazandırıyor.
Toplanan kelebek, güve, kız böceği, çekirge, sinek ve kın kanatlı örnekleri tür teşhislerinin ardından özel tekniklerle hazırlanarak yıllarca bozulmadan saklanabiliyor. Koleksiyonda yer alan yüzlerce farklı renk ve boyuttaki örnekler, hem Türkiye faunası hem de küresel biyolojik çeşitlilik açısından büyük önem taşıyor.
“VAN GÖLÜ HAVZASI’NDA 10 BİNDEN FAZLA BÖCEK TÜRÜ OLABİLİR”
Dr. Muhabbet Kemal Koçak, bölgenin böcek çeşitliliğinin düşündüğünden çok daha zengin olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Van’da 24 yıl önce 500–600 tür biliniyordu. Yaptığımız çalışmalarla bunu önce 2 bin, ardından 3 bin türün üzerine çıkardık. Yalnızca Van Gölü Havzası’nda 10 binin üzerinde böcek türü olduğunu düşünüyoruz. Bu sayı giderek artıyor.”
Koçak, bugüne kadar sadece Van faunasına yönelik 56 bilimsel makale yayımlandığını hatırlatarak pek çok endemik ve nadir türün bölgede yaşadığını söyledi.
“BÖCEKLER ÇEVRESEL DEĞİŞİMİN EN HASSAS GÖSTERGESİ”
Böceklerin iklim ve çevre değişimlerine insanlardan çok daha hızlı tepki verdiğini vurgulayan Koçak, şöyle devam etti:
“Böcekler indikatör canlılardır. Popülasyonlarında yaşanan düşüş, çevresel bozulmanın en net göstergesidir. 2000’li yıllarda Bahçesaray yolunda yol kenarlarında binlerce kelebek görülürdü. Bugün aynı tabloyu göremiyoruz çünkü yaşam alanları daraldı, iklim değişti.”
Van Gölü Havzası’ndaki kelebeklerin büyük bölümünün dağ stebi bitkilerine bağlı yaşadığını aktaran Koçak, özellikle geven bitkisinin hem toprağı tuttuğunu hem de kelebeklerin gelişimi için kritik olduğunu ifade etti.

“HABİTATLAR ZARAR GÖRDÜKÇE CANLILAR DA KAYBOLUYOR”
Tarım alanlarının genişletilmesi, aşırı otlatma ve taş ocaklarının dağ steplerini tahrip etmesiyle birçok türün yaşam alanını kaybettiğine dikkat çeken Koçak:
“Bir bölgeyi tarlaya çevirip birkaç yıl ürün alabilirsiniz ama uzun vadede hem toprak hem canlı çeşitliliği kaybolur. Bu süreç geri dönüşü olmayan zararlar bırakır.” dedi.
KOLEKSİYONUN AMACI NE?
Van YYÜ Böcek Araştırma Koleksiyonu’nun temel hedefleri şöyle sıralanıyor:
- Van Gölü Havzası başta olmak üzere Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan böcek ve kelebek türlerini toplamak ve kayıt altına almak,
- Bu türleri bilimsel yöntemlerle uzun yıllar korunabilir hâlde arşivlemek,
- Biyolojik çeşitliliği belgeleyerek taksonomik, ekolojik ve faunistik çalışmalara referans oluşturmak,
- Araştırmacılara, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine bilimsel materyal sağlamak,
- Yeni türlerin keşfine zemin hazırlayarak Türkiye faunasına katkı sunmak.






