Yoklukla başlayıp çiviyle şekillenen bir sanat yolculuğu… Ressam Haydar Ekinek, hem köklerini hem de çivi tekniğinin ardındaki mücadeleyi anlattı.

Çocukluk Yılları ve Sanat Tutkusunun Doğuşu

Van’ın yoksul bir köyünde büyüyen Ekinek’in resme yönelişi, ailesinin tüm baskılarına rağmen çocukluk döneminde belirginleşti. Sanatçı, o yılları şu sözlerle anlattı:

“Benim hikâyem Van’ın bir köyünde başladı. Daha çocuktum ama resim hep elimdeydi. Ortaokulda ağabeylerimin resim ödevlerini bile ben yapardım. İlkokul öğretmenim Hanlar Koca’nın desteği beni çok besledi. Bir yarışmada ödül kazanınca sanattan para kazanılabileceğini anladım. Ama babam hiç inanmazdı; ‘memur ol’ derdi. Ben ise sanatta kural tanımadım. Çünkü sanatta iki artı iki her zaman dört etmez.”

I M G 20251209 W A0063

Van Gölü ve Coğrafyanın Etkisi

Ekinek’in renk dünyasının temelini, büyüdüğü coğrafyanın mavisi ve kırmızısı oluşturuyor. Van Gölü ve annesinin dokuduğu kilimlerin, hafızasında güçlü bir yer tuttuğunu ifade eden Ekinek,

“Van Gölü benim için sadece bir göl değil; gümüş tasta bir sudur, bir denizdir. Resimlerimdeki mavi oradan gelir. Kırmızı ise annemin dokuduğu kilimlerin iplerinden… Akdamar’ın efsaneleri de çocukluğumdan beri içimdeydi. 2011’de orada sergi açtım ve ada kumlarını boyalarıma kattım" dedi.

I M G 20251209 W A0060

Gorky ile Benzer Bir Yazgı

Ekinek, Van doğumlu dünya sanatçısı Arshile Gorky ile arasında şaşırtıcı kader ortaklıkları olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Gorky’nin hikâyesini duyduğumda çok etkilendim. O da tandır evlerinde büyümüş. O ağaç dallarını yontarak sanatını bulmuş, ben ise yokluktan is ve çiviye sarılmışım. İkimiz de yoksulluğun içinden sanatla bir kimlik inşa etmişiz. "

I M G 20251209 W A0058

İstanbul Yılları ve Çivi Tekniğinin Doğuşu

İstanbul’a geldiğinde ekonomik şartlar, Ekinek’i kendine özgü çivi tekniğini geliştirmeye yöneltti.

Ekinek, bu süreci şöyle anlattı:

“Askerden sonra İstanbul’a geldim ama geçinmek çok zordu. Tabelacılık yaptım, duvarlara resim çizdim. Tuval ve boya alamadığım günler oldu. O günlerde çiviyle kazımayı denedim. Böylece çivi tekniği doğdu. Sisyphos gibi yıllarca taşı yukarı ittim sanki… Ama sonunda bu teknik benim imzam oldu.”

I M G 20251209 W A0062

Kadıköy’den Şişli’ye Atölye Yolculuğu

Ekinek'in üretim serüveninde mekân değişiklikleri önemli bir rol oynadı. Kadıköy’le başlayan yolculuğunun Şişli’de bir kırılma noktasına ulaştığını belirten Ekinek,

“Kadıköy’de atölye açtım ama orası çok yoğundu. Üretimim bölünüyordu. Şişli’ye taşınınca daha sakin bir ortam buldum. Hem atölyem hem galerim oldu. Tanınmam da asıl burada başladı" dedi.

I M G 20251209 W A0061

Kadın, Özgürlük ve Nu Resim

Ekinek’in eserlerinde güçlü kadın figürleri öne çıkıyor. Sanatçı, klasik nüden farklı olarak kendi tarzını “Nu Resim” olarak tanımlıyor.

Sanatçı konu ile ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Benim resmim kadından başlar. Yaptığım işe ‘Nu Resim’ diyorum. Çünkü klasik nü değil; özgür ve güçlü kadınların resmidir. Annem ve kız kardeşlerim bana bunu öğrettiler. Çorap figürü benim metaforumdur; değersiz görülen ama gerekli bir nesne gibi. Kırmızı çorap tutkuyu ve direnci anlatır. Kargalar ise zeka ve sezginin simgesidir.”

I M G 20251209 W A0064

Sanat, Siyaset ve Toplumsal Eleştiriler

Ekinek, sanatta politik baskılara ve toplumdaki sanat algısına dair dikkat çeken eleştirilerde bulunarak şunları söyledi:

“Sanatçı siyasetin masasına oturduğu gün sanat ölür. Bugün hırsızın, yalancının itibarı var ama sanatçının yok. Bu gerçekten acı. Nü resimlerim yüzünden saldırıya uğrama korkusu taşıdığım bile oluyor.”

En Büyük Hayali Sanat Köyü

Eserleri ulusal ve uluslararası koleksiyonlarda yer alan Ekinek, yıllardır sakladığı en büyük hedefini şu sözlerle anlattı:

“Yalova’da bir ‘Haydar Ekinek Sanat Köyü’ kurmak istiyorum. İçinde atölyeler, bir galeri ve müze olacak. Sanatçılar için bir yaşam ve üretim merkezi… Nefes aldığım sürece bu hayalin peşinden gideceğim.”

Muhabir: Abdulselam kurt