Van Gölü, Türkiye'nin en büyük gölü olmasının yanı sıra, doğal yapısıyla da eşsiz bir ekosisteme ev sahipliği yapıyor. Ancak 2025 yılı yaz aylarında çekilen uydu görüntüleri, gölün artık ciddi bir çevre tehdidiyle karşı karşıya olduğunu gözler önüne seriyor.

Gx X5V G C W U A A Q2 P

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş’un değerlendirmelerine göre, 2 Ağustos 2025 tarihli Sentinel-3 uydu görüntüsünde, özellikle Van ve Erciş kıyılarında kirlilik alarm veriyor. Görselde yer alan kırmızı bölgeler, kıyıya yakın noktalarda kirliliğin dramatik şekilde arttığını gösteriyor.

KLOROFİL-A ORANI KIYILARDA 15 KAT FAZLA

Açık sularda klorofil-a konsantrasyonu 0,5–0,8 mg/m³ seviyesindeyken, Van ve Erciş önlerinde bu oran 10–15 mg/m³ gibi tehlikeli seviyelere ulaşmış durumda. Dr. Akkuş, bu yüksek seviyelerin, arıtılmadan göle ulaşan evsel ve endüstriyel atık suların doğrudan sonucu olduğunu belirtiyor.

Klorofil-a konsantrasyonundaki bu artış, gölde alg patlamalarına ve oksijen seviyelerinde ciddi düşüşlere neden olabilir. Bu da, Van Gölü’nde yaşayan endemik canlı türleri başta olmak üzere, tüm ekosistemi tehdit eden bir duruma işaret ediyor.

227040

“VAN GÖLÜ İÇİN ARTIK BİR DAMLA KİRLİLİK BİLE FAZLA”

Dr. Akkuş, Van Gölü’nün Türkiye'deki en hassas göllerden biri olduğunun altını çizerek şu uyarıda bulunuyor: “Atık su arıtma tesisleri, sadece var olmak için değil, etkin şekilde çalışmak zorunda. İşletme maliyetleri düşünülmeden bu tesislerin tam kapasiteyle devrede olması gerekiyor. Bu saatten sonra Van Gölü için bir damla kirlilik bile fazladır.”

Vanlılara Kötü Haber: Sıcaklıklar Artıyor!
Vanlılara Kötü Haber: Sıcaklıklar Artıyor!
İçeriği Görüntüle

YERLEŞİM YERLERİNE YAKINLIK RİSKİ ARTIRIYOR

Özellikle yoğun nüfusa sahip Van merkez ve Erciş ilçeleri, göl kıyısındaki kirliliğin ana kaynakları arasında gösteriliyor. Arıtılmadan göle ulaşan sular, sadece görsel kirlilik değil, aynı zamanda biyolojik çeşitliliği de doğrudan tehdit ediyor.

Muhabir: EDANUR KUŞ