Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in kaybolmasının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen soruşturmada önemli belirsizlikler devam ediyor. 21 yaşındaki Kabaiş’in bedenine 18 gün sonra ulaşıldı. Dosyada yer alan bulgular hâlâ netlik kazanamadı.
Dosya avukatlarından Medine Turantaylak’ın verdiği bilgilere göre, Kabaiş’in üzerinde bulunan atletinde başka bir kadına ait kan izi, ayrıca iki farklı erkeğe ait DNA örneği tespit edildi. Ancak bu bulguların kimlere ait olduğu yönünde bir ilerleme sağlanmadı.
Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024 tarihinde kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra kendisinden haber alınamamış, cenazesi 18 Ekim’de Mollakasım sahilinde bulunmuştu. Adli Tıp raporunda ölüm nedeni “suda boğulma” olarak açıklanmıştı.
Avukat Turantaylak, olay sonrası yürütülen arama ve kurtarma çalışmalarının yetersiz olduğunu, Kabaiş’in uzun süre suda kalmasının da delillerin kaybolmasına yol açtığını belirtti.
“Rojin’in vücudunda bulunan DNA’nın nereden alındığı ve atletinde tespit edilen kanın kime ait olduğu halen açıklığa kavuşmadı” dedi.
Soruşturma dosyasında gizlilik kararının sürdüğünü belirten Turantaylak, ilk savcı döneminde ailenin ve avukatların dosyaya dair bilgilere ulaşamadığını, ikinci savcının göreve gelmesiyle birlikte sınırlı da olsa bilgi paylaşımına başlandığını ifade etti.
“Bu dosyada cezasızlık uygulanmaması için mücadele ediyoruz. Gerçek failler ortaya çıkarılmalı, Rojin’e ne olduğunun cevabı verilmelidir.”
Turantaylak, kadın ölümlerinde soruşturmalarda yaşanan eksikliklerin çoğu zaman cezasızlıkla sonuçlandığını belirterek, “Türkiye’de kadın kırımı olduğu kabul edilmeli, yargı hızlı ve etkili davranmalıdır” açıklamasında bulundu.