Türkiye’nin sulak alanlarının beşte birine ev sahipliği yapan Van Gölü Havzası, bu yıl zengin yağışların etkisiyle kuşlar için adeta bir cennete dönüştü. 215 farklı kuş türünün gözlemlenebildiği bölgede, beslenme ve üreme koşulları önceki yıllara göre çok daha elverişli hale geldi.
FLAMİNGODAN KARTALA 215 TÜRKİYE GÖZDESİ
Van Gölü Havzası, flamingo, kuğu, dikkuyruk, uzun bacak, kılıçgaga, balıkçıl, halkalı cılıbıt ve sakar meke gibi birçok nadir ve narin kuş türünü barındırıyor. Göç yolları üzerinde bulunması nedeniyle yılın farklı dönemlerinde farklı türlerin görülebildiği bu eşsiz coğrafya, doğa tutkunları ve kuş gözlemcileri için de benzersiz bir gözlem alanı sunuyor.
Van Gölü çevresinde her yıl düzenlenen doğa ve kuş gözlem festivalleri, bölgenin uluslararası tanıtımına katkı sağlarken, ekoturizm potansiyelini de giderek artırıyor.
“SULAK ALANLARIN BEŞTE BİRİ VAN GÖLÜ’NDE”
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanlarını Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, havzanın Türkiye’deki sulak alanların yüzde 20’sini oluşturduğunu belirterek, “Bu nedenle hem sucul hem de karasal yaban hayatı açısından inanılmaz bir çeşitliliğe sahip. Son iki yılda ilkbahar yağışlarının artmasıyla birlikte, üremek için bölgeye gelen yaban hayvanlarının sayısı da arttı,” dedi.
DOĞAYA ZARAR VERENLERE UYARI: "YUVAYI BOZMA, HAYATI SÖNDÜRME!"
Prof. Dr. Aslan, bazı insanların bilinçsizce yaktığı sazlıkların, hayvanların doğal yaşam alanlarını tehdit ettiğini vurguladı. Sigara izmariti, mangal ateşi gibi ihmallerin büyük zararlara yol açtığını belirten Aslan, vatandaşları şu sözlerle uyardı:
“Doğa gezilerine çıkanlar, yaban hayvanlarının yavrularını rahatsız etmemeli. Eğer bir yavru görürseniz, annesi mutlaka yakınlardadır. Yaban hayvanlarına zarar vermek, yalnızca bir kuşa değil, yıllarca sürecek doğal bir döngüye zarar vermek demektir. Çünkü bir kuş, güvensiz gördüğü bölgeye 5 yıl boyunca geri dönmez.”
HER ŞEY MÜSAİT, SIRA İNSANDA: “BU DOĞAYA SAHİP ÇIKALIM”
İklim koşullarının ve çevresel şartların yaban hayat için oldukça uygun olduğunu dile getiren Aslan, “Artık bize düşen bu doğal ortamı bozmamak, korumak ve bu güzelliği gelecek nesillere aktarmak. Van Gölü Havzası, yalnızca bir coğrafya değil, bir yaşam kaynağıdır,” dedi.
