Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan psikiyatri uzmanı Özlem Avcı’nın hayatı, dört yıl önce Van’a mecburi hizmet için geldiğinde köklü bir değişim yaşadı. Balıkesir’den uzak bir doğu şehrine adım atan Avcı, burada keşfettiği yeni tutkusuyla sadece mesleğinde değil, hayatında da yeni bir sayfa açtı: fotoğrafçılık.
Van’a ilk geldiğinde sadece bir yıl kalmayı planlayan Özlem Avcı, bu sürecin beklenmedik bir şekilde uzamasının ve bambaşka bir serüvene dönüşmesinin hikayesini şöyle anlatıyor:
“Başta sadece bir yıl kalırım, sonra dönerim diye düşünüyordum. Ama Van o kadar büyüleyici ki… Hem doğası hem insanları, insanı kendine bağlayan güzellikler barındırıyor. Fotoğraf çekerken ruhum dinleniyor, spor yapar gibi hissediyorum kendimi.”
TELEFONLA BAŞLAYAN HİKAYE, PROFESYONEL MAKİNEYLE DEVAM ETTİ
Fotoğraf tutkusunun ilk kıvılcımı Instagram’daki telefon fotoğraflarıyla atıldı. Ancak Avcı’nın estetik gözü ve sabrı kısa sürede onu bir kursa yönlendirdi.
“Kursa gittiğimde eğitmenim ‘Senin gözün var’ dedi. Profesyonel makine almamı önerdi. O andan sonra küçük arabamla Van’ın dört bir yanını keşfetmeye başladım. Dağlar, köyler, şehir meydanları… Her yer fotoğraflanacak bir hikaye barındırıyor.”
ZORLUKLAR VE MİSAFİRPERVERLİK ARASINDA KADIN FOTOĞRAFÇI OLMAK
Kürtçe bilmemek zaman zaman iletişimi zorlaştırsa da Özlem Avcı, Van halkının sıcaklığıyla zorlukların üstesinden geldiğini belirtiyor:
“Kadın olarak tek başına yollara düşmek zor oldu elbette. Ama gittiğim köylerde evlerine davet eden, yemek ikram eden, uğurlarken hediyeler veren o kadar çok iyi kalpli insanla karşılaştım ki… Bu bana büyük cesaret verdi.”
VAN’DA İKİ KİŞİSEL SERGİ, YENİ BİR YOLCULUK
Avcı, fotoğrafçılık serüvenini kişisel sergilere dönüştürdü. İlk sergisi Van Bölge Hastanesi’nde büyük ilgi görürken, ikinci sergisini Van Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle açtı.
“Sergimin farklı kitlelerle buluşması beni çok mutlu etti. Hastanede çalışırken gelen olumlu tepkiler, yaptığım işi daha anlamlı kıldı.”
AMACI SATMAK DEĞİL, İZ BIRAKMAK
Fotoğraflarını satmaktan çok Van’da bir iz bırakmak isteyen Avcı, ziyaretçilerden sık sık “Satılık mı?” sorusu aldığını belirtti:
“Buraya ait değilim belki ama burada var oldum, üretim yaptım. İnsanlara bunu göstermek istedim. Satış benim için önemli değil, önemli olan burada iz bırakmak.”
EN ÇOK SEVİLEN KARELER VE GENÇLERE MESAJI
Sergide en çok beğenilen fotoğraflar arasında, Akdamar Adası’nda kahkahalarla gülen çocuklar ve Van’ın kırsalında çekilmiş samimi yaşam sahneleri yer alıyor.
Gençlere de tutkularını bulup peşinden gitmelerini öneriyor:
“Ben henüz yolun başındayım ama bir tutkuyu emekle ve zamanla beslemek mutlaka başarıyı getiriyor. İlk kez kendimle bu kadar özdeşleşen bir şey buldum; artık ben bir fotoğrafçıyım diyebiliyorum.”
