Van’da, küçükbaş ve büyükbaş hayvan etinden organik yumurtaya, organik süt ürünlerinden geniş bir yelpazeye kadar doğal ürünlerin uygun fiyatlarla satışa sunulduğu Van Süt Çiftliği kapılarını açtı.
Van’ın İpekyolu ilçesinde yaşayan dört çocuk annesi Süreyya Süer, hayalini kurduğu çiftlik için devletin sağladığı desteklerden yararlanarak büyük bir adım attı. Eşinin manevi desteğiyle Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) tarafından sunulan fırsatları değerlendiren Süer, aldığı hibe ile Aktaş Mahallesi’nde kendi işletmesini kurdu. Süreyya Süer, kurduğu Van Süt Çiftliği'nde, küçükbaş ve büyükbaş hayvan etinden organik yumurtaya, organik süt ürünlerinden geniş bir yelpazeye kadar çeşitli doğal ürünleri uygun fiyatlarla satışa sunmaya başladı. Çiftlik, yöre halkına sağlıklı ve taze ürünler sunmayı hedefliyor. Doğal üretim standartlarına uygun bir şekilde hizmet veren çiftlik, sadece ekonomik bir girişim olmanın ötesinde, sağlıklı gıda üretimine olan katkısıyla da dikkat çekiyor. Süreyya Süer, "Amacımız, doğal ve sağlıklı ürünleri halkımızla buluşturmak. Bu hayali gerçekleştirdiğim için çok mutluyum," diyerek duygu ve düşüncelerini paylaştı.
“VAN ÜRÜNLERİ KİMSE TARAFINDAN BİLİNMİYOR”
Konuyla ilgili konuşan Van Ticaret Borsası Başkanı Nayif Süer, “Çünkü Van'ın ürünleri kimse tarafından bilinmiyor, tanınmıyor. Van’ın değerlerine ulaşmakta zorluk çekiliyor. Van'ın balığı, eti, yoğurdu, sütü gibi ürünler insanlara ulaşamıyor. Bugün Van’ın etinin yüzde sekseni dışarıdan, farklı illerden geliyor. Eskiden biz Van’dan yaygın olarak her yerde et ve hayvan gönderiyorduk; Arap ülkelerine canlı hayvan gönderiyorduk. Maalesef son birkaç yıldır biz dışarıdan et, yoğurt ve süt getiriyoruz. Bu, acı bir durum ve gerçekten rahatsızız. Süreyya Hanım, benim için sadece bir arkadaş değil, aynı zamanda yeğenimdir. O, sıfırdan başladı, 20 tane hayvanla bir projeye imza attı. Hem çiftlik kurdu hem de hayvancılıkla uğraşmaya başladı. İlk başta sütünü satmaya çalışıyordu, fakat pazar bulmakta zorlanıyordu. Sonrasında düşündüler ki kendi ürünlerini nasıl piyasaya sunabilirler, insanlara nasıl ulaştırabilirler? Gerçek bilgileri insanlara ulaştırmak için bir marka oluşturdular. Kendi ürünlerini hem çiftlikte üretiyorlar hem de mandıraya gönderiyorlar. Mandıradan ürünleri sağlıklı bir şekilde, soğuk zincirle dağıtımına çalışıyorlar. Kendilerine burada teşekkür ediyorum ve tebrik ediyorum” dedi.
“VAN BUNU HAK EDİYOR”
Van halkının bu ürünleri hak ettiğini belirten Süer, “ Mandıra ile birlikte Van’ın eti de eksikti; şimdi bunu da tamamlayalım dedik. Fırat kardeşimin de desteğiyle burada et, süt ve süt ürünleri gibi birçok çeşit ürün mevcut. Ben gerçekten gezdim, baktım; bu durum beni çok mutlu etti. Van'ın gerçek ürünleri ve değerleri burada. Vanlılar da bunlara sahip çıkmalılar. Umarım bu ve benzeri daha fazla iş yeri açılır; Van, bunu hak ediyor. Van’ın ürünleri ve değerleri hak ediyor. Biz Vanlılar olarak belki çok fazla sahiplenmedik ya da destek vermedik. Dışarıdan gelen ürünler çok kaliteli olarak tanıtıldı. Oysa Van ürünleri de kalitelidir. Buyursunlar, gelsinler, görsünler. Bütün Vanlı hemşerilerime tavsiye ediyorum; Van Ticaret Borsası başkanı olarak bu konuda kefil olabilirim. Ürünlerin hepsi sağlıklı ve organiktir. Van’ın gerçek ürünleridir. En ufak bir sıkıntı olduğunda benimle iletişime geçebilirler. Ben bu ürünlere güveniyorum ve inandığım için borsa üyesiyim. Tekrar hem Süreyya Hanım’a hem de Rahat Kardeşime teşekkür ediyorum. Başarılar diliyorum. Bu tür projeleri hayata geçiren her Vanlı kardeşimize, Van Ticaret Borsası Başkanı olarak, ekibimizle birlikte, Van'ın çiftçileri, esnafı ve halkı için sonuna kadar yanındayız. Elimizde ne destek varsa sonuna kadar sürdüreceğiz” diye konuştu.
