Aslıda bugün hazır CHP Van’da miting düzenlemişken, CHP’nin neden 1977 yılından bu yana bölge illerinden, daha doğru bir deyimle Kürtlerden neden oy alamadığını yazacaktım.
Ama bu konu yine de gündemimde, haftaya tüm detaylarıyla sizlerle paylaşacağım.
Bugün çok ilgimi çeken bir alıntı yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Türkiye’den gidip Finlandiya’da yaşayan bir kişinin, iki ülke insanının “israf” konusundaki yaklaşımını kaleme alan ve örnek oluşturan bir yazı…
Bu yazı benim de içinde yer aldığım bir watsap grubunda paylaşıldı, ben de değişikliğe uğratmadan sizlerle paylaşıyorum:
"Finlandiya’da yaşıyorum. Burada insanların yaşam standartları genel olarak oldukça iyi. Yoksul insanlara rastlamak çok zor…
Alkol veya narkotik madde ya da kumar gibi bağımlılığı olmayan biri kimseye muhtaç olmaz. Gerekirse devletten barınma ve geçinme desteği alır.
Buna rağmen ne gıdalar ne de eşyalar mümkün olduğunca israf edilmez. Çok gerekli olmadıkça bir şey satın alınmaz.
Bir şeye ihtiyaç kalmamışsa ya ihtiyaç duyabilecek birine verilir ya da ikinci el mağazalarında ya da internetten satılır.
Mesela çocukları olan bir aile ne kadar varlıklı da olsa ikinci elden kıyafet alır. Bir yıl sonra küçülenleri satar ve yeniden ikinci el kıyafet alır.
Bazen bir şey almayacak olsa bile bitpazarında dolaşmaktan hoşlanır.
Bu arada Fince’de kirppu ‘bit’, tori ise ‘Pazar’ demek. Aynı bizdeki gibi bitpazarı dedikleri kirpputori’den giyinmek hiç gocunulacak bir şey değildir. Aksine sizin sınırsızca tüketim çılgınlığından imtina edecek entelektüel seviyede olduğunuzu ve alçakgönüllülüğünüzü ortaya koyar.
Burada gösterişli arabalar ve gösteriş düşkünlüğü yadırganır. Belki de soğuk iklim yüzünden gösterişli giyinen birine pek rastlamazsınız.
İnsanlar iklime uygun ve rahat şeyler giyerler.
Mesela yazın naylon terlikle gezen insanlar görürsünüz. Çünkü naylon terlikle plaja da gidersiniz, alışverişe de, tiyatroya da. Kolayca yıkanır, kolayca kurur. Kimse sizi yadırgamaz, ayıplamaz.
Bir öğretmen de derse terlikle gelebilir hatta terlikleri de çıkarıp hoşlanıyorsa yalınayak ders anlatabilir.
Ve artık terliklerini kullanmak istemiyorsa çöpe atmaz. 1 euroya satabilir. O bir euroya ihtiyacı olduğundan değil, terliğin ona ihtiyacı olan birini bulması için.
Eğer bu terlik kullanılamayacak kadar eskimişse de geri dönüşüme atar ki doğayı kirletmek yerine yeniden bir ihtiyacı karşılayabilecek bir şeye dönüşebilsin.
Matematik dünyası dergisinde okuduğum bir şeyi de paylaşıp bitireceğim.
Bir okur soru köşesine “neden matematikçiler hep eskimiş gömlekler giyerler?” diye bir soru göndermişti. Dergi editörü de “henüz bitmemiş bir gömleği neden atsınlar ki?” diye cevap vermişti.
Kimin ne diyeceğine takılmayıp üzerinde yaşadığımız gezegene saygı duyarak yaşayalım.
Ne kadar az satın alıyorsak o kadar olgunuz.
Ne kadar az çöp atıyorsak o kadar olgunuz.
Emek verilerek üretilmiş her şey değerlidir. 1 lira değer biçilse bile o bir lira değerlidir.
Ne kadar az satın alıyorsak o kadar olgunuz."